Hepimiz, diyet yapmayı zayıflamanın tek yolu olarak görürüz. Hatta bu yüzden, her yaz mevsimi öncesi favori dergimizi alır, Google’ı açar ve başlarız o yılın “popüler” diyet yöntemlerini okumaya. Kibrit kutusu büyüklüğünde peynirler, avuç kadar çavdar ekmekleri… Genelde, hüsranla sonuçlanır çoğu çabalar. Zira, diyetin aslında ne olduğunu bilmeyiz, onu yazdan yaza geleneksel olarak yapılacak bir şeymiş gibi görürüz. Oysa diyet, bir zayıflama yöntemi değil, bir beslenme biçimi. Diğer bir deyişle sadece zayıflamak istediğinizde kullanılmıyor, bir ömür boyu devam etmesi gerekiyor. Hatta onu başka bir isimle de tanıyabilirsiniz: Dengeli beslenme! İtiraf ediyoruz, büyük “sır” bu aslında. O reklamlarda gördüğünüz ünlüler tuhaf bir meyveyi yiyerek değil, dengeli beslenerek zayıf kalıyorlar.
Ünlülerin Zayıflama Sırrı
Peki, bunu nasıl başarıyorlar? Aslında zor değil, tek yapmanız gereken bir düşük kalori diyeti uygulamak. Yani, her şeyden yiyecek ancak az yiyeceksiniz, bir de kalori hesabı yapacaksınız. Amacınız zayıflamaksa, günlük kalori alım miktarınızı 1.000 rakamının altında tutmanız gerekiyor. Yok amaç dengeli beslenmek ise, 1.200’ü geçmeyin. Sır, bu işte. Kalori alımınızı dengelediğiniz sürece hem zayıflar hem de sağlıklı bir bedene sahip olursunuz. Ancak tatmin olmadınız değil mi? Siz bir ay boyunca yapıp en az on kilo vereceğiniz bir diyet istiyorsunuz, haklı mıyız? O zaman düşük karbonhidrat diyetlerine yönelmeniz gerekiyor (Atkins diyeti olarak da geçiyor) zira bunlar kısa süre içinde ciddi kilolar verdiriyor. Ancak unutmayın: Sağlık problemleriniz varsa veya uzun süre devam ederseniz, ölüm riskiyle bile karşılaşıyorsunuz.
